“Toplumda en büyük güveni her şeyin sonunda adil bir mahkemenin bulunabileceği inancı sağlar.”
Kaleoğlu Avukatlık Bürosu olarak, 30 yılı aşkın bir süredir Adana merkezli faaliyet göstermekteyiz. Bireysel ve kurumsal müvekkillerimize geniş bir yelpazede hukuki hizmet sunarak, sorunları daha ortaya çıkmadan en makul ve hızlı çözümleri üretme ilkemizle hareket ediyoruz. Müvekkillerimizin hayatlarını kolaylaştırmayı temel amaç edinerek, doğru ekip, çözüm ortakları ve prensipler ile çalışmaktayız.
Kaleoğlu Avukatlık Bürosu olarak misyonumuz, müvekkillerimizin hukuki sorunlarına en makul ve hızlı çözümleri sunarak hayatlarını kolaylaştırmaktır. Bu doğrultuda, alanında uzman ekibimizle, yüksek etik standartlar ve profesyonellik çerçevesinde, bireysel ve kurumsal müvekkillerimize güvenilir ve etkin hukuki hizmet sağlamaktayız.
Hukuk alanında ulusal ve uluslararası düzeyde tanınan ve saygın bir hukuk bürosu olmak. Teknolojiyi ve yenilikleri takip ederek, sürekli gelişen bir yapıyla müvekkillerimize en iyi hizmeti sunmak. Adaletin sağlanmasına katkıda bulunarak, topluma değer katmak ve lider bir hukuk danışmanı olarak konumumuzu pekiştirmek.
Ticaret hukuku, en geniş anlamda ticari kuruluşlar, bu kuruluşların birbirleriyle ve kişilerle olan ilişkilerini düzenleyen bir özel hukuk dalıdır.
İşçi ve işveren ilişkilerini, bunların karşılıklı hak ve görevlerini, işe ve işyerine ilişkin yasa ve yönetmelikleri
Aile hukuku, aileye ilişkin konularla ilgilenen, medeni hukukun kapsamı içinde yer alan bir hukuk dalıdır.
Sağlık hukuku, sağlık alanında hizmet veren kurumlar ile birlikte bu alandan hizmet alan bireylerin haklarını kapsayan hukuk birimidir
Lassa şirketinin tüm hukuksal danışmanlık hizmetlerini sağlamaktayız
İngiltere'nin en büyük şirketlerinden olan Glaxosmithkline şirketinin Türkiye hukuk temsilciliğini yapmaktayız.
Microsoft firmasının Türkiye resmi hukuk temsilciliğini yapmaktayız
İş hukuku, işçi ve işveren arasındaki ilişkileri düzenleyen ve her iki tarafın... Devamını Oku
İş hukuku, işçi ve işveren arasındaki ilişkileri düzenleyen ve her iki tarafın da haklarını koruyan önemli bir hukuk dalıdır. Bu yazımızda, çalışan hakları ve işveren sorumlulukları hakkında bilgi vererek, iş dünyasında karşılaşılabilecek olası sorunlara ışık tutacağız.
İş Kanunu’na göre, bir çalışan haftalık en fazla 45 saat çalışabilir. Bu sürenin üzerinde çalışılan her saat fazla mesai olarak kabul edilir ve fazla mesai ücreti ödenmelidir. Fazla mesai ücreti, normal çalışma ücretinin %50 fazlası olarak hesaplanır.
Çalışanlar, İş Kanunu’na göre yıllık ücretli izin hakkına sahiptir. Bu izin süreleri, çalışanın işyerindeki kıdemine göre değişir:
Ayrıca, doğum izni, evlilik izni, ölüm izni gibi çeşitli özel izin hakları da bulunmaktadır.
İş güvencesi kapsamında, işverenin işçiyi keyfi olarak işten çıkarma hakkı yoktur. İşten çıkarılma durumunda, işverenin geçerli bir sebep göstermesi ve bu sebebi yazılı olarak bildirmesi gerekmektedir. Haksız işten çıkarılma durumunda çalışan, işe iade davası açabilir ve bu davayı kazandığı takdirde, işe geri alınmayı veya tazminat almayı talep edebilir.
İşverenler, çalışanların iş sağlığı ve güvenliği açısından gerekli tüm tedbirleri almak zorundadır. Bu kapsamda, işyerinde tehlike arz edebilecek durumların önceden tespit edilmesi ve gerekli önlemlerin alınması gerekmektedir. İş kazalarının ve meslek hastalıklarının önlenmesi için düzenli olarak eğitim verilmesi ve gerekli ekipmanların sağlanması da işverenin sorumlulukları arasındadır.
İşverenler, çalışanların ücretlerini zamanında ve eksiksiz olarak ödemek zorundadır. Ücretler, iş sözleşmesinde belirtilen sürelerde ödenmeli ve herhangi bir gecikme olmamalıdır. Ayrıca, fazla mesai ücretleri ve diğer haklar da düzenli olarak ödenmelidir.
İşverenler, çalışanlar arasında ayrımcılık yapmamalıdır. Cinsiyet, yaş, ırk, din, mezhep, engellilik durumu gibi sebeplerle ayrımcılık yapmak yasaktır. İşyerinde eşit işe eşit ücret prensibi uygulanmalı ve tüm çalışanlara eşit fırsatlar sunulmalıdır.
Aile hukuku, aile içi ilişkileri düzenleyen ve aile bireylerinin haklarını koruyan... Devamını Oku
Aile hukuku, aile içi ilişkileri düzenleyen ve aile bireylerinin haklarını koruyan önemli bir hukuk dalıdır. Bu yazımızda, boşanma süreci ve bu süreçte tarafların hakları hakkında bilgi vererek, bu zorlu dönemde karşılaşılabilecek olası sorunlara ışık tutacağız.
Boşanma davaları, genel ve özel sebeplere dayanarak açılabilir. Genel sebepler arasında evlilik birliğinin sarsılması yer alırken, özel sebepler arasında zina, hayata kast, kötü muamele, terk ve akıl hastalığı gibi durumlar bulunur.
Anlaşmalı boşanma, eşlerin boşanma ve boşanmanın tüm sonuçları konusunda anlaşmaya vardığı durumlarda söz konusudur. Bu tür davalar, genellikle daha hızlı ve sorunsuz bir şekilde sonuçlanır. Anlaşmalı boşanma için tarafların en az bir yıl evli olması ve mahkemeye yazılı bir anlaşma sunmaları gerekmektedir.
Çekişmeli boşanma, tarafların boşanma veya boşanmanın sonuçları konusunda anlaşamadığı durumlarda açılır. Bu tür davalar, daha uzun sürebilir ve daha karmaşık olabilir. Taraflar, boşanma sebeplerini ispatlamak ve haklarını savunmak için mahkemede delil sunmak zorundadır.
Boşanma davalarında, mahkeme taraflardan birinin diğerine nafaka ödemesine karar verebilir. Nafaka türleri arasında yoksulluk nafakası ve iştirak nafakası bulunur. Yoksulluk nafakası, boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek tarafa verilen maddi destektir. İştirak nafakası ise, çocukların bakım ve eğitim masraflarını karşılamak amacıyla ödenir.
Boşanma sürecinde en önemli konulardan biri de çocukların velayetidir. Mahkeme, çocuğun üstün yararını gözeterek velayeti hangi tarafa vereceğine karar verir. Velayet hakkı verilen taraf, çocuğun bakım ve eğitimiyle ilgili tüm kararları alma yetkisine sahip olur. Diğer taraf ise, çocuğu belirli gün ve saatlerde görme hakkına sahiptir.
Boşanma davalarında, evlilik süresince edinilen malların nasıl paylaşılacağı da önemli bir konudur. Mal paylaşımı, taraflar arasında yapılan anlaşmaya veya mahkemenin verdiği karara göre belirlenir. Evlilik sırasında edinilen mallar, genellikle eşit şekilde paylaşılır.
Boşanma süreci, hem duygusal hem de hukuki açıdan zorlu bir süreçtir. Bu nedenle, profesyonel hukuki destek almak büyük önem taşır. Kaleoğlu Avukatlık Bürosu olarak, müvekkillerimize bu süreçte en iyi şekilde destek oluyor ve haklarını koruyoruz.
Boşanma sürecinde, çocukların psikolojik durumu da göz önünde bulundurulmalıdır. Çocukların bu süreçten olumsuz etkilenmemesi için, ebeveynlerin onlara destek olması ve durumu açıklıkla anlatması önemlidir. Gerekirse, bir çocuk psikoloğundan yardım alınabilir.
Boşanma sürecinde anlaşma yolunu tercih etmek, tarafların hem maddi hem de manevi açıdan daha az zarar görmesini sağlar. Anlaşmalı boşanma, taraflar arasında iletişim ve uzlaşma sağlanarak sürecin daha hızlı ve sorunsuz tamamlanmasını sağlar.
Ticaret hukuku, ticari faaliyetlerin düzenlenmesi ve ticaretle uğraşan kişilerin hak ve y... Devamını Oku
Ticaret hukuku, ticari faaliyetlerin düzenlenmesi ve ticaretle uğraşan kişilerin hak ve yükümlülüklerinin belirlenmesi amacıyla oluşturulmuş önemli bir hukuk dalıdır. Bu yazımızda, şirket kuruluşu ve yönetimi konularını ele alarak, ticari hayatta karşılaşılabilecek olası sorunlara ışık tutacağız.
Ticaret hukuku kapsamında çeşitli şirket türleri bulunmaktadır. Bu türler arasında anonim şirketler, limited şirketler, komandit şirketler ve kolektif şirketler yer alır. Her bir şirket türü, farklı yapısal özelliklere ve yasal düzenlemelere sahiptir.
Şirket kuruluş süreci, belirli adımlar izlenerek gerçekleştirilir. Bu adımlar, şirket türüne göre değişiklik gösterebilir, ancak genel olarak aşağıdaki gibidir:
Anonim ve limited şirketlerde, yönetim kurulu şirketin yönetiminden sorumludur. Yönetim kurulu, şirketin faaliyetlerini planlar, stratejilerini belirler ve genel işleyişi denetler. Yönetim kurulunun başlıca görevleri arasında:
Şirket ortakları, şirketin sahipleri olup belirli haklara sahiptirler. Ortakların başlıca hakları arasında:
Şirketler, ticari faaliyetlerini sürdürürken çeşitli sözleşmeler yaparlar. Bu sözleşmelerin hukuka uygun ve adil olması büyük önem taşır. Ticari sözleşmelerde dikkat edilmesi gereken bazı hususlar şunlardır: